Nasıl Olgun Olunur?

Makaleyi İndir

Makaleyi İndir

Bu Makalede:

Olgun Davranışlar Geliştirmek

Duygusal Olgunluk Geliştirmek

Bir Yetişkin Gibi İletişim Kurmak

Nazik Olmak

1 tane daha göster...

Daha az göster...

İlgili Makaleler

Referanslar

Olgunluk yalnızca bir yaş meselesi değildir. 6 yaşında olgun çocuklar ve 80 yaşında hâlâ olgunlaşmamış insanlar vardır. Olgunluk kendine ve başkalarına nasıl davrandığınla ilgilidir. Nasıl düşündüğün ve nasıl davrandığındır. Etrafındaki çocuksu sohbetlerden ve kavga dövüşten bıktıysan veya insanların sana daha fazla saygı duymasını istiyorsan daha olgun biri olmak için aşağıdaki teknikleri dene. Kaç yaşında olursan ol, olgun biriysen ortamdaki yetişkin her zaman sen olursun.

Adımlar

Yöntem 1

Yöntem 1 / 4:

Olgun Davranışlar Geliştirmek

Makaleyi İndir

1. 
   1
   İlgi alanlarını geliştir. Enerji eksikliği veya gelişmiş ilgi alanların ya da hobilerin olmaması olgunlaşmamış biri gibi görünmene neden olabilir. Yapmaktan keyif aldığın bir şey bulup o işte bir “uzmana” dönüşmek daha tecrübeli ve olgun görünmeni sağlayabilir. Aynı zamanda başkaları da bu hobiyle uğraşsın ya da uğraşmasın, sana onlarla hakkında konuşabileceğin bir konu verir.

   • Hobilerini aktif ve üretken tutmaya çalış. Televizyonda bir sürü dizi izlemek eğlenceli olabilir ama bunu yaparak zamanını en iyi şekilde değerlendirmiş olmazsın. Bu film, TV ve video oyunların keyfini çıkartmayacağın anlamına gelmez ama zamanını harcadığın tek şey bunlar olmamalıdır.
   • Hobiler özsaygını artırıp yaratıcılığını coşturabilir. Aynı zamanda beyninin kendini pozitif ve mutlu hissetmeni sağlayan kısımlarını uyarır.
   • Yapabileceğin şeylerin bir sınırı yoktur! Bir fotoğraf makinesi al ve fotoğraf çekmeyi öğren. Bir enstrüman çalmaya başla. Yeni bir dil öğren. Beatbox yapmayı öğren. Kendi tiyatro grubunu kur. Her ne seçersen seç, yapmaktan keyif aldığın bir şey olsun yoksa bir hobiden çok görev hissi verecektir.
2. 
   2
   Hedefler belirle ve onlara erişmek için çalış. Olgunluk aynı zamanda mevcut güçlü yanlarını değerlendirip geliştirmen gereken yönlerini tespit etmeyi ve gelecek için hedefler belirlemeyi gerektirir. Geleceği düşün ve hayatınla ilgili yaptığın seçimlerin doğru olması için geleceğini göz önünde bulundur. Kendine net, erişilebilir ve ölçülebilir hedefler belirlediğinde onları gerçekleştirmek için harekete geç.

   • Hedef belirlemek zor görünebilir ama endişe etme! Yalnızca biraz zaman ve planlama gerektirir. Neyi geliştirmek istediğine karar vererek başla. Örneğin, belki de üniversite için özgeçmişini geliştirmeye başlamak istiyorsundur. Bu, hedeflerinin temelidir.
   • Öncelikle birkaç kategori düşünmen gerekir: Kim, Ne, Ne Zaman, Nerede, Nasıl ve Neden.
   • Kim. Bu, hedeflerine ulaşmanı kimin sağlayacağıdır. Elbette burada öncelikli kişi sensin. Ancak bu kategori aynı zamanda bir özel öğretmen, gönüllü bir koordinatör veya bir danışmanı da kapsayabilir.
   • Ne? Ne başarmak istiyorsun? Bu adımda elinden geldiğince belirleyici olmak önemlidir. “Üniversite için hazırlanmak” “fazla” geniş kapsamlıdır. Bu kadar büyük ve muğlak bir hedefe girişemezsin. Bu büyük hedefe erişmen için sana yardım edecek belirli adımlar seç. Örneğin, “Gönüllü bir işte çalış” ve “Müfredat dışı bir aktiviteye katıl” olabilir.
   • Ne zaman. Bu, planının belirli kısımlarının ne zaman yapılması gerektiğini bilmene yardımcı olur. Bunu bilmek plana sadık kalmanı sağlar. Örneğin, gönüllü bir işte çalışmak istiyorsan son başvuru tarihini, aktivitenin ne zaman olduğunu ve bunu ne zaman yapabileceğini bilmen gerekir.
   • Nerede. Hedefine ulaşman için nerede çalışacağını belirlemek genellikle sana yardımcı olur. Örneğin gönüllü olarak bir hayvan barınağında çalışmayı seçebilirsin.
   • Nasıl. Bu adımda hedefinin her aşamasına nasıl ulaşacağını belirlersin. Örneğin, gönüllü olmak için barınakla nasıl irtibata geçebilirsin? Hayvan barınağına nasıl ulaşacaksın? Gönüllü işinle diğer sorumlulukların arasındaki dengeyi nasıl sağlayacaksın? Bu tip soruların cevaplarını düşünmen gerekir.
   • Neden. İster inan ister inanma ama muhtemelen bu en önemli kısımdır. Bir hedef senin için anlamlı olduğunda ve “büyük resme” nasıl oturduğunu görebildiğinde ona ulaşman daha kolaydır. Bu hedefin neden önemli olduğunu düşün. Örneğin, “Bir hayvan barınağında gönüllü olarak çalışmak istiyorum çünkü üniversitede veterinerlik okumak istiyorum.”
3. 
   3
   Ne zaman şamata yapacağını bil. Olgun olmak için sürekli ciddi olman gerekmez. Gerçek olgunluk ortamı anlamak ve ne zaman şamata yapıp ne zaman ciddi olman gerektiğini bilmektir. Davranışlarını ortama uydurmak için şamatanın dozunu ayarlamak iyidir.

   • Gününün bir kısmını yalnızca eğlenmeye ayır. Stres atmak ve eğlenmek için zamana ihtiyacın vardır. Her gün (örneğin okuldan sonra) şamata yapmak için kendine biraz zaman tanı.
   • Şamata yapmanın okul, ibadet yeri, iş ve özellikle cenaze gibi ciddi ortamlarda uygunsuz olacağını bil. Bu ortamlarda insanlarla şakalaşman değil, dikkatini vermen beklenir. Böyle durumlarda şamata yapmak genellikle olgun olmadığın mesajını verir.
   • Ancak arkadaşlarınla takıldığın ve hatta ailenle vakit geçirdiğin rahat ortamlar şamata yapmak için harika bir zaman olabilir. Birbirinizle bağ kurmanıza bile yardımcı olabilir.
   • Şakalaşmak veya şamata yapmak için ortamın uygun olup olmadığını anlamak için bazı parametreler belirle. Kötü niyetli veya küçük düşürücü espri ve şakalar yapma.
4. 
   4
   Başkalarına saygılı ol. Hepimiz bu dünyada birlikte yaşamak zorundayız. Başkalarını kasıtlı şekilde kızdıracak şeyler yaparsan veya başkalarının hislerini düşünmeden aklına her eseni yaparsan insanlar senin olgun olmadığını düşünür. Etrafındakilerin ihtiyaç ve isteklerini hatırlamaya çalışmak, olgun ve saygılı bir birey olarak anılmana yardımcı olacaktır.

   • Başkalarına saygılı olmak senin tepene binmelerine izin vermen anlamına gelmez. Başkalarını dinlemen ve onlara sana davranılmasını istediğin gibi davranman anlamına gelir. Karşındaki sana saygısız ve kaba davranıyorsa sen de ona kabalık ederek karşılık verme. Arkanı dönüp giderek büyüklük göster.
5. 
   5
   Olgun arkadaşlar seç. Arkadaşların davranışlarını etkileyecektir. Seni yalnızca aşağı çeken insanlar yerine daha iyi bir insan olmanı sağlayacak kişilerle görüştüğünden emin ol.
   Reklam

Yöntem 2

Yöntem 2 / 4:

Duygusal Olgunluk Geliştirmek

Makaleyi İndir

1. 
   1
   Zorba olma. Zorbalık genellikle güvensizlik hissinden veya kendine saygın olmamasından kaynaklanır. Bu, insanların başkalarının üzerinde güç uygulamak için seçtikleri bir yol olabilir. Zorbalık, ona maruz kalan insanlar ve zorbalığı yapan kişiler için kötüdür. Kendini zorbalık yaparken bulursan buna bir son vermek için ebeveynin veya okuldaki rehberlik öğretmenin gibi güvendiğin biriyle konuş.

   • Zorbalığın üç temel türü vardır: sözlü, sosyal ve fiziksel.
   • Sözlü zorbalık birine isim takma, başkalarını tehdit etme veya uygunsuz yorumlarda bulunma gibi durumları kapsar. Kelimeler fiziksel zarar vermese dahi, derin duygusal yaralara yol açabilir. Ne söylediğine dikkat et ve kimseye sana söylenmesini istemeyeceğin bir şey söyleme.
   • Sosyal zorbalık birinin sosyal itibarına veya ilişkilerine zarar vermektir. Başkalarını dışlamak, biri hakkında söylentiler yaymak, insanları küçük düşürmek veya dedikodu yapmak sosyal zorbalığın türlerindendir.
   • Fiziksel zorbalık birine (veya birinin eşyalarına) zarar vermeyi kapsar. Birinin bir eşyasını almak ve ona zarar vermek veya kaba hareketlerde bulunmak fiziksel zorbalık türlerindendir.
   • Ayrıca senin etrafında zorbalık yapılmasına da izin verme. Zorbalık yapan birine fiziksel müdahalede bulunman gerekmez, hatta bu tehlikeli olabilir, ama zorbalıktan arınmış bir ortam oluşturmaya yardımcı olmanın birçok yolu vardır. Şunları dene:
     • Başkalarına zorbalık etmeyerek iyi bir örnek oluşturmak.
     • Zorbalık edenlere davranışlarının komik ya da hoş olmadığını söylemek.
     • Zorbalık mağdurlarına nazik davranmak.
     • Sorumluluk sahibi yetişkinleri bu zorbalıktan haberdar etmek.
   • Bir zorbalık sorunun olduğunu hissediyorsan bir rehberlik öğretmeni veya terapistle görüşmeyi düşün. Belki de başkalarını küçük düşürmek veya onlara sataşmak istemene neden olan derinde yatan birtakım sorunların vardır. Rehberlik öğretmeni sana daha pozitif ilişkiler kurman için farklı yaklaşımlar önerebilir.
2. 
   2
   Dedikodu, söylenti ve başkalarının arkasından konuşmaktan kaçın. Dedikodu, söylenti yaymak ve birini sırtından bıçaklamak insanların canını adeta yüzüne yumruk atmışsın kadar acıtabilir; hatta belki daha bile fazla. Dedikodu yaparken kötü bir amacın olmasa da yine de o kişiye zarar verebilirsin. Olgun insanlar başkalarının ihtiyaç ve hislerini önemser ve onları incitebilecek davranışlardan kaçınır.

   • Dedikodu seni daha havalı ya da popüler yapmaz. Araştırmalar dedikodunun seni beşinci sınıfa giderken havalı biri gibi gösterse de dokuzuncu sınıftayken (artık daha olgun olman gerekir) dedikoducuların genellikle daha az sevilen ve daha az popüler kişiler olduğunu göstermiştir.
   • Dedikoduyu teşvik etme. Biri senin yanındayken dedikodu yapmaya çalışırsa açıkça konuş: Araştırmalar birisi “Bak, ben başkaları hakkında dedikodu yapılmasından hoşlanmıyorum” dediğinde bunun gerçekten bir fark yarattığını göstermiştir.
   • Bazen biri hakkında iyi bir şey söylersin ve bu, başkaları tarafından dedikodu olarak yorumlanabilir. Örneğin, belki bir arkadaşına “Zeynep’le takılmaktan çok keyif alıyorum. Çok eğlenceli biri!” demişsindir ve bir başkası da gidip birisine senin kötü bir şey söylediğini aktarmıştır. Başkalarının senin söylediklerini nasıl yorumlayacağını veya bunlara nasıl karşılık vereceğini kontrol edemezsin. Kontrol edebileceğin tek şey ne söylediğin ve ne yaptığın. Senin kelimelerinin nazik olduğundan emin ol.
   • Bir şeyin dedikodu veya söylenti olup olmadığını anlamanın iyi bir yolu kendine şunu sormaktır: İnsanların benim hakkımda böyle bir şeyi duymasını veya bilmesini ister miydim? Cevap hayırsa bunu başkalarıyla paylaşma.
3. 
   3
   Biri sana kabalık ederse büyüklük göster. Mümkünse cevap verme; sessiz kalman karşındakinin söylediği şeyin hoş olmadığını belli edecektir. Ama kendine hakim olamıyorsan karşındakine yorumunun kaba olduğunu söyle. Senden özür dilerse özrünü kabul et; özür dilemezse arkanı dönüp git.
4. 
   4
   Açık Fikirli Ol. Olgun insanlar açık fikirlidir. Senin bir şeyi hiç duymamış veya denememiş olman onu göz ardı etmeni veya bu olasılığı savuşturmanı gerektirmez. Buna bir şey (ya da birisi) hakkında yeni ve farklı bir şey öğrenebileceğin bir fırsat olarak bak.

   • Birisi senden farklı bir inanç veya alışkanlığa sahipse onu hemen yargılama. Bunun yerine “Bana bundan biraz daha bahsedebilir misin?” veya “Bunu neden yapıyorsun?” gibi açık sorular sor.
   • Konuştuğundan çok dinlemeye çalış, en azından ilk başta. Birinin sözünü kesme veya “Ama bence—” deme. Bırak karşındaki konuşsun. Öğreneceklerin seni şaşırtacaktır.
   • Açıklık getirmesini iste. Birisi sana doğru görünmeyen bir şey söyler veya yaparsa onu hemen yargılamadan önce duruma açıklık getirmesini iste. Örneğin, birinin senin inançlarına hakaret ettiğini düşünüyorsan derin bir nefes al ve sonra “….dediğini duydum. Bunda samimi misin?” diye sor. Karşındaki aslında öyle demek istemediğini söylerse bunu kabul et.
   • İnsanlardan en kötüsünü bekleme. Her durumda herkesin tıpkı senin gibi bir insan olduğunu düşün. İnsanlar sana karşı kötülük etmeye veya senin canını yakmaya çalışmayacaktır ama sonuçta herkes hata yapar. İnsanları oldukları gibi kabullenmeyi öğrenmek daha olgun olmana yardımcı olacaktır.
   • Bazen biriyle hemfikir olmayabilirsin. Bu normaldir. Bazen hemfikir olmadığınızı kabullenmen gerekir, bu da olgun olmanın bir parçasıdır.
5. 
   5
   Kendine güvenin olsun. Başkaları tarafından onaylanmasa da farklı ve sıra dışı özelliklerin için özür dileme. Anti-sosyal davranışlar sergilemediğin ve kimseye zarar vermediğin müddetçe kendini ifade etmekte özgür olmalısın. Olgun kişiler başkalarına göre karar vermez veya olmadıkları biri olmaya çalışmaz.

   • İyi olduğun hobi ve beceriler edinmek özgüven geliştirmenin harika bir yoludur. Aklına koyduğun her şeyi başarabileceğini öğrenirsin ve başkalarıyla paylaşabileceğin bir sürü güzel yeteneğin olur.
   • İçindeki eleştirmene dikkat et. Kendinle ilgili negatif düşüncelere kapılıyorsan bunları bir arkadaşına söyler miydin diye düşün. Bir arkadaşına yapmayacağın şeyi neden kendine yapıp kendi kendini hırpalayasın? Bu negatif düşünceleri başka sözcüklerle sana yardımcı olacak şekilde ifade etmeye çalış.
   • Örneğin, “Tam bir eziğim! Matematikte çok kötüyüm ve asla da ilerleme kaydedemeyeceğim.” diye düşünüyor olabilirsin. Bu sana yardımcı olacak bir düşünce değildir ve kesinlikle bir arkadaşına söyleyeceğin bir şey değildir. Bu konuda yapabileceklerini düşünerek bu düşünceyi farklı şekilde ifade et: “Matematikte çok iyi değilim ama çok çalışabilirim. Sınıfta en yüksek notu almasam da en azından elimden gelenin en iyisini yaptığımı bileceğim.”
6. 
   6
   Samimi ol. Gerçek olgunluk işaretlerinden biri kendine dürüst olmaktır. Ukala veya kibirli davranmadan da özgüven sahibi olabilirsin. Olgun bir kişinin kendini iyi hissetmesi için başkalarını küçük düşürmesi veya olmadığı biri gibi davranması gerekmez.

   • Gerçekten ilgini çeken şeylerden konuş. Bir şeye önem verdiğin zaman bu fark edilir.
   • Kendinle ilgili negatif düşüncelere sahipsen bunları inkâr edip başından atmaya çalışmak cazip görünebilir. Örneğin, “Bu haftaki sınav için çok endişeliyim” düşüncesi aklında belirirse ilk tepkin “Beni hiçbir şey korkutamaz!” diyerek numara yapmak olabilir. Ama kendine dürüst davranmış olmazsın. Güvensiz ve zayıf hissettiğinde bunu itiraf etmek daha olgun bir davranıştır. Herkesin kendinden emin olmadığı anlar vardır. Bu çok normaldir.
   • Hislerini net bir şekilde ifade et. Lafı dolandırmak veya pasif agresif davranmak duygularınla baş etmenin olgun ya da akıllıca bir yolu değildir. Kibar ve saygılı ol, ama gerçekten ne hissettiğini söylemekten korkma.
   • Doğru olduğunu düşündüğün şeyi yap. Bazen insanlar bu yüzden seninle dalga geçebilir veya seni eleştirebilirler. Ama eğer prensiplerine bağlı kalırsan kendine dürüst davrandığını bilirsin. İnsanlar buna saygı göstermiyorlarsa onların fikrine ihtiyacın yoktur.
7. 
   7
   Kişisel sorumluluklarını kabul et. Muhtemelen daha olgun biri olmanın en önemli kısmı kendi sözlerinin ve davranışlarının sorumluluğunu kabul etmektir. Unutma ki olaylar yalnızca senin başına gelmez. Sen kendi hayatının temsilcisisin ve sözlerin ve davranışlarının hem senin hem başkaları için sonuçları var. Hata yaptığında bunu sahiplen. Başkalarının davranışlarını kontrol edemeyeceğini ama kendi davranışlarını kontrol edebileceğini bil.

   • İşler ters gittiğinde sorumluluk al. Örneğin, bir makale ödevinde başarısız olursan öğretmeni suçlama. Seni o sonuca ulaştıracak ne gibi davranışlarda bulunduğunu düşün. Bir dahaki sefer neyi daha iyi yapabilirsin?
   • Bir şeyin adil olup olmadığına daha az kafa yor. Hayatta her şey her zaman adil olmayacaktır. Bazen aklının ermediği bir şeyi hak etmiş olabilirsin. Olgun insanlar haksızlıkların başarılarının önünü kesmesine izin vermez.
8. 
   8
   Elinden gelenlerin kontrolünü ele al. Bazen hayatının kontrolü senin elinde değilmiş gibi gelir. Bu kısmen doğrudur. Restoran müdürünün sana bir iş verip vermemesini ya da hoşlandığın kişinin çıkma teklifini kabul etmesini kontrol edemezsin. Ama kontrol edebileceğin şeyler vardır. Örneğin:

   • İş için: Özgeçmişini elden geçirip hataları düzeltebilirsin. Bir iş görüşmesi için elinden gelen en iyi şekilde hazırlanabilirsin. İş görüşmesine giderken bir profesyonel gibi giyinebilirsin. Oraya zamanında gidebilirsin. Sonuçta yine de işi alamayabilirsin ama kontrolünde olan her şeyi yapmış olursun.
   • İlişkiler için: Saygılı, eğlenceli ve nazik olabilirsin. Karşındaki kişinin yanında kendin olabilirsin. Açık olabilir ve ona bir ilişki istediğini söyleyebilirsin. Bunlar senin kontrolünde olan şeylerdir. İşler beklediğin gibi gitmezse bile kendine karşı dürüst olduğunu ve elinden gelenin en iyisini yaptığını bilerek huzurlu olabilirsin.
9. 
   9
   Yenilgiyi kabullenme. Çoğu zaman insanlar pes eder çünkü bu, yeniden denemekten daha kolaydır. “Kaybettim” demek “Bu yaklaşım işe yaramadı, başka ne yapabilirim bakalım!” demekten daha kolaydır. Seçimlerinin sorumluluğunu al ve ne olursa olsun denemeye devam etmeyi seç.
   Reklam

Yöntem 3

Yöntem 3 / 4:

Bir Yetişkin Gibi İletişim Kurmak

Makaleyi İndir

1. 
   1
   Öfkene hakim ol. Öfke güçlü bir duygudur ama ehlileştirilebilir. Önemsiz, küçük durumlara büyük tepkiler verme. Sinirlenmeye başladığını hissettiğinde dur ve herhangi bir şey yapmadan ya da söylemene önce cevabını 10 saniye düşün. Bu, pişman olacağın şeyler yapmana engel olur ve daha olgun bir şekilde iletişim kurmana yardımcı olur.

   • Durduktan sonra kendine ne olduğunu sor. Buradaki sorun ne? Neden kızgınsın? Odanı temizlemek zorunda olmak yerine aslında iki gün önce olmuş bir şey için öfkeli olduğunu anlayabilirsin.
   • Sorunun potansiyel çözümlerini düşün. Bir tanesini seçmeden önce tepkini ortaya koyabileceğin farklı yolları düşün. Hangisi olan biteni ifade etmeni sağlayacak?
   • Sonuçları düşün. Bu, birçok kişinin sıkıntı yaşayabileceği bir durumdur. Genellikle en çekici çözüm “istediğimi yapmak” gibi görünebilir ama bu sorunu çözecek mi? Yoksa daha da mı kötüleştirecek? Her seçeneğin sonucunun ne olabileceğini düşün.
   • Bir çözüm seç. Her seçeneğin olası sonuçlarını düşündükten sonra sana en iyi görüneni seç. Bunun her zaman en kolay veya en eğlenceli seçenek olmayacağını bil! Bu, olgunlaşmanın bir parçasıdır.
   • Bir şey söylemen gerekiyorsa sakin bir ses tonu kullan ve hislerini savunmak için mantıklı argümanlar ortaya koy. Karşındaki seni dinlemek istemiyor, yalnızca tartışmak istiyorsa o ortamdan uzaklaş. Buna değmez.
   • Öfkelendiğinde veya aşırı tepki vermek üzereyken derin nefesler al ve 10’a kadar say. Kendini kontrol edebilmeli ve sinirinin seni ele geçirmesine izin vermemelisin.
   • Çabuk sinirlenen biriysen insanlar seni tahrik etmekten hoşlanabilir. Öfkeni kontrol ettiğinde artık seni sinirlendirmek ilgilerini çekmeyecektir ve seni kendi hâline bırakacaklardır.
2. 
   2
   Kendine güvenini gösteren iletişim tekniklerini öğren. Yetişkinler olgun bir şekilde iletişim kurmak istediklerinde kendilerine olan güvenlerini ortaya koyan teknik ve davranışlardan yararlanır. Kendine güvenmek ukalalık, kibir veya saldırganlıkla aynı değildir. Kendine güvenen bireyler kendi hislerini ve ihtiyaçlarını açıkça ifade eder ve başkaları aynısını yaptığında onları dinlerler. Kibirli ve bencil bireyler başkalarının ihtiyaçlarını önemsemez ve kendi istediklerini elde etmeye ve onu ne zaman istediklerine odaklanırlar; bu başkalarını zor duruma sokacak olsa bile. Kibirli veya agresif olmadan hakkını savunmayı öğrenirsen kesinlikle kendini daha olgun hissedeceksin. Kendinden emin bir şekilde iletişim kurmanın bazı yolları şunlardır:

   • “Ben” ifadeleri kullan. “Sen” ifadeleri karşındakilere kendini suçlanmış hissettirir ve kendilerini kapatmalarına neden olur. Kendi hislerine ve tecrübelerine odaklanmak verimli, olgun bir iletişim yolunu açık tutar.
     • Örneğin, anne babana “Beni hiç dinlemiyorsunuz!” demek yerine “Benim bakış açımın duyulmadığını hissediyorum,” gibi bir “ben” ifadesi kullan. Kendini nasıl “hissettiğini” söylediğinde, karşındakinin bunun nedenini öğrenmek istemesi daha muhtemeldir.
   • Başkalarının ihtiyaçlarının da farkında ol. Hayat sadece senden ibaret değildir. Hislerini ve ihtiyaçlarını açıkça belirtmek harikadır ama karşındakinin his ve ihtiyaçlarını sormayı da unutmamalısın. Başkalarına öncelik verebilmek gerçek bir olgunluk işaretidir.
   • Hemen sonuca varma. Biriyle aranda ne olduğundan emin değilsen sor! Sormadan yargılama; unutma ki her şeyi bilemezsin.
     • Örneğin, arkadaşın birlikte alışverişe çıkacağınızı unuttuysa seni önemsemediğini veya berbat bir insan olduğunu düşünme.
     • Bunun yerine bir “ben” ifadesi kullan ve sonra onu hislerini ifade etmeye davet et: “Alışverişe gelemediğin için çok üzüldüm. Ne oldu?” de.
   • Başkalarıyla işbirliği yapmayı teklif et. “Kaykay yapmaya gitmek istiyorum,” demek yerine başkalarının da fikrini sor: “Ne yapmak istersiniz?”
3. 
   3
   Sürekli küfür etmekten kaçın. Birçok kişi ve kültür olgun iletişimcilerin küfretmemesini ve sövüp saymamasını bekler. Küfür etmek karşındakileri çok şaşırtabilir ve hatta onlara saygısızlık ettiğini hissettirebilir. Küfür etmen aynı zamanda iletişimde beceriksiz veya kötü olduğunu düşünmelerine neden olabilir. Küfür etmek yerine kelime dağarcığını geliştirmeye çalış. Yeni kelimeler öğrendikçe bunları kendini ifade etmekte kullan.

   • Sinirlendiğinde veya kendine zarar verdiğinde sık sık küfür ediyorsan bunu bir oyun hâline dönüştür ve küfür yerine yaratıcı tabirler kullanmaya çalış. Ayağını çarptığında küfür etmek yerine “Hay aksi maymun!” gibi yaratıcı bir şey söylemek daha komik (ve daha etkileyicidir).
4. 
   4
   Kibar konuş ve sesini yükseltmekten kaçın. Özellikle sinirlendiğinde sesini yükseltecek olursan insanları rahatsız edersin. Seni duymazdan gelmeye bile karar verebilirler. Çocuklar çığlık atar, olgun yetişkinler değil.

   • Sinirlendiğinde bile normal, sakin bir sesle konuş.
5. 
   5
   Vücut diline dikkat et. Vücudun kullandığın kelimeler kadar çok şey anlatır. Örneğin, kollarını göğsünde kavuşturmak karşındakine onun söyledikleriyle ilgilenmediğini söyleyebilir. Kambur durmak aslında “orada” olmadığını veya başka bir yerde olmak istediğini söyler. Vücut dilinin ne ifade ettiğini öğren ve istediğin mesajı verdiğinden emin ol.

   • Kollarını göğsünde kavuşturmak yerine gövdenin iki yanında rahat bir şekilde tut.
   • Dik dur, göğsün dışarıda, başın yere paralel olsun.
   • Yüzünün de bir mesaj verdiğini unutma. Gözlerini devirme veya yere dikme.
6. 
   6
   İnsanlarla olgun konularda konuş. Olgun konular arasında okul, haberler, yaşam tecrübeleri ve aldığın hayat dersleri sayılabilir. Elbette arkadaşlarınla şamata yapmak için de zaman ayırabilirsin. Mesele muhatabını tartmakta. Muhtemelen matematik öğretmeninle en yakın arkadaşınla konuşacağın konularda konuşmazsın.

   • Sorular sor. Olgunluk işaretlerinden biri de entelektüel meraktır. Tek yaptığın birine bir şeyler anlatmaksa pek olgun görünmezsin. Karşındakinin de fikrini sor. Biri ilginç bir şey söylerse “Biraz daha anlatır mısın?” de.
   • Bilmediğin bir şeyi bilir gibi davranma. Bir şeyi bilmediğini itiraf etmek zor olabilir. Ne de olsa olgun ve bilgili görünmek istersin. Ama bir şeyi biliyormuş gibi davranırsan ve sonra aslında bilmediğin ortaya çıkarsa gülünç görünebilir (ve hissedebilirsin). “Bunun hakkında bir şey okumadım. Araştırmam gerekecek!” gibi bir şey söylemek daha iyidir.
7. 
   7
   Hoş bir şey söyle. Pozitif bir şey söyleyemiyorsan hiçbir şey söyleme. Olgunlaşmamış kişiler sürekli bir şeyleri eleştirir ve insanların kusurlarını bulmaya çalışır ve insanı rencide edecek hakaretler etmekten kaçınmazlar. Bazen sadece “dürüst olduklarını” söyleyerek bu zalimliklerini haklı göstermeye çalışırlar. Olgun insanlar sözcüklerini özenle seçer ve “dürüst” olmak adına insanların duygularını incitmezler. Bu nedenle söylediklerine dikkat et ve insanların duygularını incitecek şeyler söyleme. İnsanlara sana davranılmasını istediğin gibi davran.
8. 
   8
   Hataların için samimi bir şekilde özür dilemeyi öğren. Ne kadar dikkatli davranırsan davran zaman zaman yanlış bir şey söyleyecek ve istemeden de olsa insanları inciteceksindir. Hepimiz ara sıra aptalca şeyler yaparız çünkü dünya üzerindeki hiç kimse mükemmel değildir. Gururunu bir kenara bırakıp “Özür dilerim” demeyi öğren. Bir hata yaptığında samimi ve dürüstçe özür dilemek gerçek bir olgunluk göstergesidir.
9. 
   9
   Doğruyu söyle ama merhametli ol. Bu konuda uzmanlaşmak gerçekten zordur ama aynı şeyin kendine söylenmesini isteyip istemeyeceğini düşünmek ne söyleyeceğini bulmana yardımcı olabilir. Budizmde bir deyiş vardır: “Konuşacaksan kendine her zaman şunu sor: bu gerçek mi, gerekli mi, nazik mi?” Konuşmadan önce düşün. Etrafındakiler dürüstlüğünü takdir edecektir ve merhametin de başkalarını her zaman önemsediğini gösterecektir.

   • Örneğin, bir arkadaşın sana elbisesinin onu şişman gösterip göstermediğini sorarsa ona nasıl yardımcı olacağını düşün. Güzellik sübjektiftir, bu nedenle görünüşü hakkında fikir beyaz etmek ona yardımcı olmayacaktır. Ancak arkadaşına onu sevdiğini ve kendisi gibi göründüğünü söylemek ihtiyacı olan özgüveni ona verebilir.
   • Gerçekten arkadaşının kıyafetinin güzel olmadığını düşünüyorsan ve eğer ona yardımcı olacağını düşünüyorsan bunu nazikçe söylemenin yolları vardır. Örneğin, “Ben aslında kırmızı elbiseyi daha çok beğendim,” dersen arkadaşının vücudunu yargılamamış olursun (çünkü kimsenin buna ihtiyacı yoktur) ve iyi görünüp görünmediğine dair sorusunu yanıtlamış olursun.
   • Davranış bilimciler bazen gerçeği söylememenin aslında “prososyal” bir davranış olduğunu, başkalarını utandırmamak veya incitmemek için söylenen beyaz yalanlar olduğunu öne sürer. Bunu yapmak isteyip istemediğine karar vermek sana kalmış. Neye karar verirsen ver bunu yaparken nazik ol.
   Reklam

Yöntem 4

Yöntem 4 / 4:

Nazik Olmak

Makaleyi İndir

1. 
   1
   İnsanlarla etkileşime girdiğinde görgü kurallarına uy. Karşı tarafın elini sıkıca tutarak tokalaş ve onun gözlerinin içine bak. Senin kültüründe insanlarla farklı şekilde selamlaşılıyorsa bunu uygun ve nazik bir şekilde uygula. Biriyle yeni tanıştığında onun adını tekrarlayarak hatırlamaya çalış: “Memnun oldum, Selin.” Görgü kurallarına uymak karşındakine saygı gösterdiğini ortaya koyar ve olgun bir insan bu şekilde davranır.

   • Herhangi bir konuşma sırasında karşındakini dikkatle dinle ve göz temasını koru. Ama ona gözlerini dikip bakma. 50/70 kuralını kullan. Kendi konuştuğun sürenin %50’si boyunca ve karşındaki konuşurken %70’inde göz teması kur.
   • Yerinde kıpırdanmaktan ve rastgele objelerle oynamaktan kaçın. Yerinde kıpırdanmak özgüven eksikliği göstergesidir. Ellerin görünür ve rahat olsun.
   • Orada otururken aslında nerede olmak istediğini düşünme. Çoğu kişi senin etkileşime girmekle aslında ilgilenmediğini fark etmekte çok iyidir ve bu, onların duygularını incitir.
   • Dikkatini karşındakine vermen gerekirken telefonla konuşma veya mesaj atma. Bu saygısızlıktır.
   • Yeni bir durum veya yeni bir toplulukla karşı karşıyayken bir süre sessiz kal ve diğer insanların nasıl davrandığına bak. Onlara ne yapıp ne yapmamaları gerektiğini söylemek senin işin değil. Bunun yerine onları izle ve saygılı davran.
2. 
   2
   Çevrim içi ortamlarda terbiyeli ol. Çevrim içi ortamda terbiyeli olmak arkadaşlarına, ailene ve o ortamda seninle takılan diğer insanlara saygı gösterdiğini ortaya koyar. Bu bir olgunluk belirtisidir. Çevrim içi ortamda söylediklerinin potansiyel işverenler, öğretmenlerin ve başkaları tarafından görülebileceğini unutma; bu nedenle seni utandıracak veya sana zarar verecek şeyler söyleme.

   • Kaba veya saldırgan bir dil kullanma. Ünlem işaretini aşırı kullanma. Demek istediğini bizzat açıklayabileceğin bir ortamda olmadığını unutma; izleyici kitleni rahatsız etmemeye çalış.
   • Shift tuşunu kullan. Her şeyi büyük harflerle yazmak yerine özel isim ve cümle başlarında büyük harf kullan. Düzensiz bÜyüK hArf kullanımından kaçın. Yazdıklarını okumayı zorlaştırır.
   • Sadece BÜYÜK HARF kullanmaktan kaçın. Bu İnternet ortamında bağırmakla eşdeğerdir. Tuttuğın takımın şampiyon olmasıyla ilgili bir tweet atarken hoş görülebilir ama günlük e-postaların ve sosyal medya paylaşımların için iyi bir fikir değildir.
   • E-posta gönderirken bir hitap kullan (“Sevgili Ahmet”teki “sevgili” kelimesi gibi). E-postaya hitap olmadan başlamak kabalıktır, özellikle de iyi tanımadığın birine ya da öğretmenin gibi kişiye gönderiyorsan. Kapanış kısmında da “Teşekkürler” veya “Sevgiler” gibi bir tabir kullan.
   • Bir e-postayı göndermeden veya sosyal medyada paylaşımda bulunmadan önce hata yapmadığından emin olmak için yazdıklarını oku. Tam cümleler ve her cümlenin sonunda doğru noktalama işaretini kullan.
   • Kısaltmaları, argo tabir ve emoticon’ları abartma. Bunları arkadaşına attığın bir mesajda kullanabilirsin ama öğretmenine gönderdiğin bir e-postada veya olgun görünmek istediğin başka bir durumda kullanma.
   • İnternet ortamındaki altın kural gerçek hayattakiyle aynıdır. Başkalarına sana davranılmasını istediğin gibi davran. Birinin sana nazik davranmasını istiyorsan sen de ona nazik davran. Söyleyecek hoş bir şeyin yoksa hiçbir şey söyleme.
3. 
   3
   Yardımcı ol. İnsanlara kapıyı tut, bir şeyi yerden almalarına yardım et ve ihtiyacı olan birine yardım teklif et. Yaşadığın topluluğa da yardımcı olabilirsin; örneğin senden küçük bir öğrenciye akıl danışmanlığı yapmak, özel ders vermek veya bir hayvan barınağında çalışmak gibi. Başkalarını mutlu edersen sen de muhtemelen kendini daha mutlu hissedersin. Kendinden başkasına bir faydan dokunması çok olgun bir davranıştır.

   • Yardımcı olmak özsaygını artırmaya da yarayabilir. Araştırmalar başkalarına yardım ettiğimizde yaptığımız şeyden ötürü büyük bir başarı hissi ve gurur duyduğumuzu göstermiştir.
   • Yardımcı olmak her zaman karşılıklı değildir. Bazen birine yardım ettiğinde karşılığında sana “teşekkür ederim” demeyebilir veya sana yardım etmeyi teklif etmeyebilir. Bu ona kalmıştır. Sen kendin için yardımseverlik yapıyorsun, birinden bir şey elde etmek için değil.
4. 
   4
   Sürekli ilgi odağı olmaya çalışma. Konuşmalarda sürekli sözü sen devraldığında veya başkalarına konuşması için bir şans vermek yerine hep kendinden bahsettiğinde bu saygısızlık ve toyluk göstergesidir. Başkalarının ilgi alanları ve deneyimlerine samimi bir ilgi göstermek daha olgun ve daha az ben-merkezci görünmeni sağlayabilir. Ayrıca yeni bir şey öğrenebilir veya duyduklarından sonra birine karşı daha fazla saygı duymaya başlayabilirsin.
5. 
   5
   İltifatı da eleştiriyi de aynı olgunlukla karşıla. Biri sana iltifat ederse “teşekkürler” de o kadar. Biri seni eleştirirse nazik ol ve “Peki, bunu düşüneceğim.” de. Belki geçerli bir eleştiri değildir ama bunu nazikçe karşılamak olgun görünmeni sağlar.

   • Eleştiriyi kişisel algılamamaya çalış. Bazen insanlar sana yardım etmeye çalıştığı hâlde iyi iletişim kuramıyor olabilirler. Durum böyleyse durumun netleştirmesini iste: “Makalemden hoşlanmadığınızı duydum. Bir dahaki sefere daha iyisini yazmam için biraz daha ayrıntılı açıklayabilir misiniz?” diyebilirsin.
   • Bazen eleştiri senden çok onu yapan kişi hakkında ipucu verir. Eleştiri haksız veya rencide ediciyse karşındaki kişi seni küçük düşürerek kendini daha iyi hissetmeye çalışıyor olabilir. Bunun seni etkilemesine izin verme.
   • Eleştiriyi zarifçe karşılamak kendini savunmayacağın anlamına gelmez. Biri duygularını incitirse ona sakin ve nazik bir şekilde şöyle de: “Böyle söylemek istemediğine eminim ama kıyafetimi eleştirdiğinde duygularımı incittin. Bir dahaki sefer görünüşümle ilgili yorum yapma lütfen olur mu?”
   • Kendini eleştirmekle de çok vakit harcama. Kendinle ilgili değiştirmek istediğin bir şey farkedersen bunun üzerinde küçük küçük çalış. Değişimin bir süreç olduğunu unutma, bu nedenle bir gecede gerçekleşmezse sabırlı ol.
   Reklam

İpuçları

• Herkese karşı nazik, anlayışlı ve arkadaş canlısı ol! Yalnızca tek bir gün nazik davranma, her zaman böyle ol.
• Olgunluğa erişmek zordur. Ancak daha olgun olmak için özünü değiştirme. Bunun yerine kendin olmaya çabala ve bunda iyi ol. Mesele kimin yaşça daha büyük kimin daha genç olduğu değildir. Etrafındaki insanların seni ciddiye almasını istiyorsan nasıl algılanmak istediğini düşün ve ona göre davran. Bu adımı bir kez atınca kararlı ol ve seçimine sadık kal. Bir şeyler ters gittiyse sakinliğini korumak için elinden geleni yap ve bir sonraki adımını düşün, başkalarını suçlama; davranışı sergileyen sendin ve ondan sen sorumlusun. Olgun ol ve sorumluluk sahibi ol.
• Başkalarıyla anlaşmazlığa düştüğünde tartışmaktan kaçın, sorunu sakin ve mantıklı bir tutumla çözmeye çalış. Anlaşmazlık tartışmaya dönüşürse bunu en hızlı şekilde sonlandır.
• Başkalarına sana davranılmasını istediğin gibi davran. Olgunluğun en basit tanımı budur.
• Olgunlaşma hedefini ve bu hedefe nasıl ulaşmayı planladığını yaz. Örneğin, öncelikle sürekli kendin hakkında konuşmak yerine sessiz kalmakla başlamaya karar verebilirsin. Bir hafta boyunca bunun üstünde çalış ve sonra nasıl gittiğine bak. İlk başta çok iyi olmasan bile denemeye devam et.
• Zarafet sergile. Birisi ikinci bir şansı hak etmese bile ona o şansı ver. Büyüklük gösteren sen olursun ve daha olgun görünürsün.
• Farklı durumlarda nasıl görünmen gerektiğini bil. Dik, turuncu saçlar özgünlüğünü ortaya koyabilir ama resmi bir işyerinde çalışıyorsan görünümün bazı insanların haksız yere senin olgunlaşmamış biri olduğunu düşünmelerine yol açabilir.
• Başkalarının sorunlarına da odaklanmaya çalış. Bu daha olgun görünmeni sağlar.
• Dakiklik bir erdemdir!
• Bedensel işlevlere gülme. Gerçek olgunluk gerçek sen olmak ve seni sen olduğun için seven arkadaşlar bulmaktır (popüler olmak adına başka biriymiş gibi davranmak veya havalı görünmeye çalışmak değil). İnsanlara bağırma ve başkalarına ters gelse de fikirlerin ve hoşlandığın şeyler konusunda kendinden emin davran. Herkesle düşüp kalkma ve en önemlisi kendini olduğun gibi sev.
• Eleştirileri ciddiye al. Biri sana çocukça davrandığını söylerse arkana yaslan, rahatla ve nasıl daha iyi ve daha olgun biri olabileceğini düşün. Karşındakinin söyledikleri seni kızdırmasın, aksine bunu kim olduğunu bulmak için bir motivasyon olarak gör.

Reklam